Avrupa'daki Vergi Sistemleri Karşılaştırması | Almanya, İspanya, Portekiz, Hollanda ve AB Vergi Rehberi

Avrupa’daki vergi sistemleri, her ülkenin ekonomik yapısına, sosyal güvenlik politikalarına ve büyüme modellerine göre farklılık gösterir. Bu nedenle Avrupa’ya taşınmak, şirket kurmak veya uzaktan çalışma vizesi almak isteyenler için vergi sistemlerini anlamak büyük önem taşır. Avrupa Birliği genelinde vergi kuralları belirli standartlara sahip olsa da gelir vergisi, kurumlar vergisi, KDV oranları, serbest meslek vergileri ve yatırımcı teşvikleri ülkeden ülkeye değişmektedir. Bu yazı, Avrupa’daki başlıca ülkelerin vergi sistemlerini anlaşılır bir şekilde karşılaştırarak doğru adım atmanıza yardımcı olmayı amaçlamaktadır.

Avrupa’nın en yüksek vergi oranlarına sahip ülkeleri genellikle sosyal devlet yapısı güçlü olan Almanya, Fransa ve Belçika gibi ülkelerdir. Örneğin Almanya’da gelir vergisi oranı %14 ile başlar ve en yüksek gelir gruplarında %45’e kadar çıkar. Bunun yanında sosyal güvenlik kesintileri de oldukça yüksektir ve toplam vergi yükünü önemli ölçüde artırır. Kurumlar vergisi ise %15 olup, belediye bazlı ticaret vergileriyle toplam vergi oranı %30 seviyesine ulaşır. Almanya güçlü sosyal haklar sunar; ancak vergi yükü yüksek bir ülkedir.

İspanya’da gelir vergisi sistemi bölgesel olarak değişir, çünkü özerk bölgelerin kendi vergi kademeleri vardır. Vergi oranı %19’dan başlar ve yüksek gelir gruplarında %47 seviyesine kadar çıkabilir. Buna karşılık kurumlar vergisi genel olarak %25’tir. İspanya dijital göçebeler ve yabancı çalışanlar için “Beckham Law” gibi özel vergi avantajları sunar ve belirli koşullarda düşük vergi ödemek mümkündür. Ayrıca yatırımcılar, start-up sahipleri ve teknik uzmanlar için vergi teşvikleri bulunur.

Portekiz ise Avrupa’nın en avantajlı vergi modellerinden birine sahiptir. Ülkenin ünlü NHR (Non-Habitual Resident) sistemi, yabancılara ilk 10 yıl boyunca düşük vergi oranlarıyla yaşama imkânı tanıyordu. 2024 sonrası bu sistem yenilendi; ancak hâlâ teknoloji çalışanlarına, araştırmacılara, doktorlara, mühendislik alanında çalışanlara ve girişimcilere büyük vergi avantajları sağlayan yeni bir teşvik sistemi yürürlüktedir. Portekiz’de gelir vergisi oranı %14,5’ten başlar ve %48’e kadar çıkar; ancak teşvik sistemine giren yabancılar çok daha düşük oranlarda vergilendirilebilir. Kurumlar vergisi genellikle %21’dir. Bu nedenle Portekiz özellikle dijital çalışanlar ve emekliler için Avrupa’da vergi açısından en cazip ülkelerden biridir.

Litvanya, Avrupa’nın düşük vergi oranlarına sahip ülkelerinden biri olarak öne çıkar. Gelir vergisi oranları genellikle %20 civarındadır ve serbest çalışanlar için daha avantajlı modeller bulunmaktadır. Kurumlar vergisi %15’tir; ancak küçük işletmeler için %5 gibi düşük oranlar uygulanabilir. Bu nedenle Litvanya hem girişimciler hem de teknoloji şirketleri için avantajlı bir ortam sunar. Baltık bölgesinde iş kurmak isteyenler için vergi yükünün düşük olması büyük bir fırsattır.

Hollanda, güçlü ekonomisi ve vergi düzenlemeleriyle yabancı girişimcilerin en çok tercih ettiği ülkelerden biridir. Gelir vergisi oranları iki kademelidir: düşük gelir grupları için %36, yüksek gelir grupları için %49,5. Kurumlar vergisi ise iki seviyelidir: küçük ölçekli gelirlerde %19, büyük ölçekli gelirlerde %25,8 olarak uygulanır. Hollanda’nın en büyük avantajı ise uluslararası şirketler ve teknoloji firmaları için sunduğu özel vergi anlaşmalarıdır. Ayrıca inovasyon yapan şirketler için büyük teşvikler bulunur.

Bu ülkeler dışında İrlanda (%12,5 şirket vergisi), Macaristan (%9 şirket vergisi), Malta ve Kıbrıs gibi bölgeler düşük kurumlar vergisi ile öne çıkar. Bu nedenle şirket kurmak isteyen girişimciler için büyük vergi avantajları sağlayabilirler. Ancak her ülkenin sosyal güvenlik yükümlülükleri ve yerleşim kuralları farklıdır, bu nedenle vergi avantajı tek başına karar vermek için yeterli olmayabilir.

Sonuç olarak Avrupa’daki vergi sistemleri birbirinden oldukça farklıdır ve kişisel gelir durumuna, aile yapısına, çalışma şekline ve şirket faaliyet alanına göre doğru ülke seçilmelidir. Bazı ülkeler düşük vergi oranlarıyla avantaj sağlarken, bazı ülkeler sosyal haklarıyla öne çıkar. Vergi yükünü optimize etmek isteyenler için doğru ülke seçimi uzun vadede büyük fark yaratabilir.

Schengate olarak Avrupa’da vergi avantajlarıyla oturum almak, şirket kurmak veya uzaktan çalışmak isteyen danışanlarımıza ülkelere göre kapsamlı analiz ve planlama desteği sunuyoruz. Amacımız, her danışan için en doğru ülkeyi ve en avantajlı vergisel yapıyı belirleyerek güvenli bir yol haritası oluşturmak.