En Önemli Uyarı: Avrupa Oturumlarında Vergi Yükümlülüğü ve İspanya'nın Avantajlı Vergi Modeli Schengate

En önemli uyarı, Avrupa Birliği’ndeki dijital göçmen vizelerinin bir “pasif oturum hakkı” değil, aktif bir yaşam ve vergi yükümlülüğü doğuran bir ikamet statüsü olduğudur; yani bu vizeler yalnızca oturum vermekle kalmaz, aynı zamanda ülkeye taşınmayı ve belirli bir süre yaşadıktan sonra vergi mükellefiyetine geçmeyi zorunlu kılar.
Bu gerçek çoğu başvuru sahibinin bilmediği ve süreci yanlış anlamasına neden olan en kritik noktadır.


En önemli nokta: Oturum = Vergi yükümlülüğü demektir.

AB’de oturum kartı aldığınız an, o ülkenin yasalarına göre “yerleşik kişi” olma yoluna girersiniz.
Bu, gelirinizin kaynağı Türkiye’de olsa bile bir süre sonra vergi düzeninizin Avrupa merkezli hale gelmesi anlamına gelir.
Özellikle İspanya’da 183 gün kuralı uygulanır:
– Bir yılda 183 günden fazla ülkede kalırsanız vergi mükellefiyetiniz İspanya’ya geçer.
Bu, uluslararası hukukta standart bir uygulamadır.


En önemli risk: Yanlış vergi planlaması yüksek cezalara yol açabilir.

AB ülkeleri son yıllarda vergi uyumluluğu konusunda çok daha sıkı ve dijital takip sistemleri çok güçlüdür.
Gelir beyanındaki eksiklikler, çifte vergilendirme sorunları veya yanlış beyanda bulunmak ağır cezalara neden olabilir.

Bu nedenle taşınma öncesi profesyonel vergi planlaması, oturum sürecinin en kritik tamamlayıcı adımıdır.


En önemli avantaj: İspanya, dijital göçmenlere özel bir vergi modeli sunar.

İspanya’nın sunduğu dijital göçmen vergi rejimi (Beckham Law / Ley Beckham):
– İlk 5 yıl boyunca avantajlı vergi oranı
– Gelirin yurtdışı kaynaklı kısmının vergisel olarak farklı değerlendirilmesi
– Şirket sahipleri, freelancer’lar ve çalışanlar için önemli maliyet avantajları
sunabilir.

Yani vergi bir yük değildir; doğru yönetildiğinde ciddi bir avantajdır.


En önemli soru: Hangi gelirler vergiye tabi olur?

Genel kural:
– Uluslararası gelir
– Dijital hizmet gelirleri
– Serbest çalışan gelirleri
– Maaş gelirleri
vergiye tabidir.

Ancak doğru yapılandırıldığında vergi oranları ciddi şekilde optimize edilebilir.


En önemli yanlış anlama: “Bu vize pasif bir vize, taşınmak zorunda değilim.”

Hayır. Bu vize pasif bir yatırım ya da tatil vizesi değildir.
Gerçek bir ikamet gerektirir.
Ülkeye taşınmanız, empadronamiento yapmanız ve oturum kartı almanız zorunludur.
İkamet etmediğiniz halde oturumu sürdürmeye çalışmak hem yasadışıdır hem iptal sebebidir.


En önemli gereklilik: Finansal ve vergi planlaması taşınmadan önce yapılmalıdır.

Bu planlama şunları kapsar:
– Gelirin hangi ülkede vergileneceği
– Çifte Vergilendirme Anlaşması kapsamında avantajlar
– Gelir türünün sınıflandırılması
– Şirket yapısının yeniden düzenlenmesi
– Freelancer sözleşmelerinin vergisel uyumu
– Yıllık vergi yükü projeksiyonu

Schengate başvuru sürecinde yalnızca oturum dosyasını değil, taşınma sonrası vergi planlamasını da profesyonel olarak yönlendirir.


En önemli sonuç: Oturum doğru yönetildiğinde vergi bir dezavantaj değil, sürdürülebilir yaşam modeli haline gelir.

Doğru planlama yapılmazsa yük, yapılırsa avantaj olur.
Avrupa’da kalıcı yaşamın anahtarı vergi uyumluluğudur.