Avrupa’da aile ile taşınmak, daha güvenli bir yaşam, kaliteli eğitim, güçlü sağlık sistemi ve yüksek yaşam standardı arayan birçok kişinin uzun vadeli planları arasında yer alır. Ancak aile ile göç etme süreci bireysel taşınmadan daha detaylı bir planlama gerektirir. Çocukların eğitimi, konut seçimi, sağlık sistemi, yaşam maliyetleri ve oturum izni gereklilikleri gibi konuların her biri büyük önem taşır. Doğru adım atıldığında Avrupa’da aile olarak yeni bir hayata başlamak hem huzurlu hem de sürdürülebilir bir deneyim sunar.
Aile ile taşınmanın ilk önemli adımı şehri doğru seçmektir. Avrupa’daki ülkeler ve şehirler ekonomiden eğitime, iklimden kültüre kadar pek çok açıdan farklılık gösterir. Almanya, İspanya, Portekiz, Hollanda, Litvanya ve Fransa, ailelerin taşınmak için en çok tercih ettiği ülkeler arasındadır. Bu ülkelerde güvenlik oranı yüksektir; sosyal yaşam düzenlidir; eğitim sistemi güçlüdür. Ailelerin yaşam tarzına ve bütçesine göre şehir seçimi yapılması, uyum sürecini büyük ölçüde kolaylaştırır.
Eğitim, aile ile Avrupa’ya taşınırken en belirleyici faktörlerden biridir. Avrupa’daki birçok ülkede devlet okulları ücretsizdir ve eğitim kalitesi oldukça yüksektir. Ayrıca İngilizce eğitim sunan uluslararası okullar da yaygın olduğu için çocukların dil problemi yaşamadan eğitime adapte olması mümkündür. Okul kayıt süreçleri genellikle oturum izni ile birlikte yürütülür; bu nedenle başvuru belgelerinin eksiksiz hazırlanması önemlidir.
Aile ile taşınmanın en kritik noktalarından biri de konut seçimidir. Yaşam alanı; işyerine, okula, toplu taşımaya ve sosyal alanlara olan yakınlığıyla ailelerin hayat kalitesini doğrudan etkiler. Kiralık ev fiyatları ülkeye ve şehre göre değişiklik gösterse de Avrupa’nın birçok bölgesinde güvenli, temiz ve modern konut seçenekleri bulunur. Ayrıca büyük şehirlerde mahallelerin yaşam tarzı bile birbirinden farklıdır; bu nedenle taşınmadan önce bölge araştırması yapmak büyük avantaj sağlar.
Sağlık sistemi de aileler için Avrupa’nın güçlü yönlerinden biridir. Birçok ülkede oturum izni aldığınız anda kamu sağlık hizmetlerinden yararlanabilir ve çocuklar için koruyucu sağlık hizmetlerine ücretsiz erişim sağlayabilirsiniz. Özel sağlık sigortaları ise maliyet açısından Türkiye’ye yakın seviyededir ve yüksek kaliteli hizmet sunar. Özellikle Portekiz, İspanya ve Almanya sağlık hizmetleri kalitesiyle öne çıkan ülkeler arasındadır.
Avrupa’da aile ile günlük yaşam düzenli, güvenli ve sosyal açıdan tatmin edicidir. Parklar, çocuk oyun alanları, bisiklet yolları, aile merkezleri, eğitim etkinlikleri ve kültürel programlar oldukça yaygındır. Toplu taşımanın gelişmiş olması, ailelerin iş–okul–ev dengesini daha rahat kurmasını sağlar. Alışveriş, market ve günlük ihtiyaç maliyetleri ülkelere göre değişmekle birlikte, birçok şehirde yaşam maliyetleri gelir düzeyine oranla dengeli durumdadır.
Aile ile Avrupa’ya taşınma sürecinde en çok merak edilen konulardan biri oturum izni süreçleridir. Oturum türü; çalışma izni, serbest çalışma, şirket kurma, yatırım, dijital göçebe veya aile birleşimi modellerine göre değişir. Gerekli belgeler eksiksiz hazırlandığında süreç genellikle sorunsuz ilerler. Çocuklar ve eş için oturum kartları aynı başvuru kapsamında değerlendirilir.
Bu süreçte en önemli konu doğru rehberlik almaktır. Schengate olarak aile ile Avrupa’ya taşınmak isteyenlere şehir araştırması, bütçe planlaması, eğitim rehberi, konut bulma desteği, oturum başvurusu ve yerleşim sürecinin tüm adımlarında kapsamlı danışmanlık sağlıyoruz. Amacımız; ailenizle birlikte yeni ülkede güvenli, planlı ve sorunsuz bir başlangıç yapmanıza yardımcı olmak.