AB oturum izni, Avrupa Birliği ülkelerinde uzun süreli ve yasal bir yaşam kurmak isteyen kişilere verilen resmi oturum statüsüdür. Avrupa Birliği; yüksek yaşam standardı, güvenli sosyal ortamı, modern sağlık sistemi, gelişmiş eğitim yapısı ve güçlü ekonomik imkanları ile dünya genelinde en çok tercih edilen bölgeler arasında yer alır. Bu nedenle AB oturum izni almak, hem bireysel yaşam kalitesini artırmak hem de uzun vadeli bir gelecek planlamak isteyenler için büyük önem taşır.
AB oturum izni tek bir merkezden verilen ortak bir belge değildir. Her ülke kendi göç ve oturum politikalarına göre farklı oturum izinleri sunar. Ancak genel olarak AB ülkelerinde en çok kullanılan oturum yolları arasında dijital göçebe vizeleri, çalışma izni temelli oturumlar, pasif gelir oturumları (D7/D8 tarzı), girişimci/start-up oturumları, öğrenci oturumları, aile birleşimi ve yatırım yoluyla oturum programları bulunmaktadır. Hangi oturum türünün seçileceği kişinin gelir yapısına, mesleğine, aile durumuna ve yaşam planına göre belirlenmelidir.
AB oturum izni başvurularının en kritik aşamasından biri gelir yeterliliğinin kanıtlanmasıdır. Başvuru sahibi, kendisini ve ailesini sosyal yardım almadan geçindirebileceğini belgelemek zorundadır. Bunun için banka hesap dökümleri, maaş bordroları, freelance gelir belgeleri, pasif gelir evrakları, şirket ortaklığı dokümanları ve vergi beyanları sıkça kullanılan belgelerdir. Sağlık sigortası ve temiz adli sicil kaydı da AB oturum izinlerinin standart gereklilikleri arasındadır.
Bir AB ülkesinde oturum izni alabilmek için başvuru dosyasındaki evrakların eksiksiz, güncel ve tutarlı olması gerekir. Genellikle şu belgeler talep edilir:
– Pasaport
– Gelir belgeleri
– Banka dökümleri
– Sağlık sigortası
– Adli sicil kaydı
– Konaklama bilgisi
– Resmi tercümeler
– Apostil işlemleri
– Başvuru formu ve biyometrik fotoğraflar
Her ülke farklı belgeler isteyebilir ancak süreç çoğunlukla bu genel kriterlere dayanır.
AB oturum izni almak, yalnızca o ülkede yaşama hakkı vermez; aynı zamanda Schengen bölgesinde serbest seyahat özgürlüğü sağlar. Bu izinle kişi 27 Schengen ülkesine vizesiz giriş yapabilir. Ayrıca çoğu ülkede oturum süresi boyunca vergi numarası alma, banka hesabı açma, eğitim ve sağlık hizmetlerinden yararlanma, şirket kurma veya çalışma izni alma gibi haklar elde edilir.
Uzun vadede AB oturum izni, kişiyi süresiz oturum ve ardından vatandaşlık başvurularına da yaklaştıran bir adımdır. Çoğu AB ülkesi, 5 yıl düzenli oturumdan sonra kalıcı oturum hakkı verir. Kalıcı oturum, çalışma ve yaşama özgürlüğünü genişletirken vatandaşlık yolu da bu süreçten sonra açılabilir.
AB oturum izni başvurularının dikkat gerektiren bir diğer aşaması vergi planlamasıdır. Yeni bir ülkeye yerleşmek o ülkenin vergi sistemi içine dahil olmayı gerektirir. Uzaktan çalışanlar, girişimciler ve serbest meslek sahipleri için hangi ülkede vergi mükellefi olunacağı ve gelirlerin nasıl beyan edileceği sürecin kritik bir parçasıdır.
Schengate olarak AB oturum izni almak isteyen kişilere profesyonel danışmanlık sağlıyoruz. Sizin için en uygun oturum kategorisini belirliyor, evrak dosyanızı eksiksiz hazırlıyor, başvuru sürecini yönetiyor ve oturum sonrası uyum süreçlerinde yanınızda oluyoruz. Amacımız, Avrupa Birliği’nde yeni bir hayat kurarken tüm süreci güvenli, hızlı ve doğru şekilde ilerletmenize yardımcı olmaktır.