Ana başvuru şartları, Avrupa Birliği ülkelerinin oturum vizelerini değerlendirirken en çok önem verdiği üç temel unsuru kapsar: gelir düzeyi, mesleki tecrübe ve başvurulan vize kategorisine uygunluk.
AB’ye uzun süreli taşınmak isteyen herkes için bu üç kriter birbiriyle bağlantılı şekilde incelenir ve dosyanın kaderini belirleyen ana iskeleti oluşturur.
Adayın sahip olduğu gelirin kaynağı, düzenliliği ve sürdürülebilirliği ilk değerlendirme aşamasıdır.
İspanya, Portekiz ve Almanya gibi ülkeler gelir miktarından çok, bu gelirin nasıl kazanıldığına ve gelecekte devam edip etmeyeceğine bakar.
Gelirin uzaktan çalışmaya uygun olması (remote model), iş sözleşmeleri veya faturalarla ispatlanması ve banka hareketlerinde net şekilde görünmesi gerekir.
Freelancer, şirket sahibi veya çalışan olmanız fark etmeksizin gelir akışının stabil ve resmi olması en kritik şarttır.
Adayın mesleki tecrübesi ise başvurulan vize kategorisiyle uyumlu olmak zorundadır.
Bir yazılımcının dijital göçmen vizesine başvurması doğal ve uyumlu kabul edilirken, farklı sektörlerdeki kişilerin çalışma modeli belgelenmeden başvurması risk oluşturabilir.
AB ülkeleri mesleki tecrübenizin, başvuru dosyasındaki iş modeliyle birebir uyumlu olmasını ister; bu yüzden başvuru dosyalarında CV, iş tecrübesi yazıları, referanslar ve geçmiş projeler önemli rol oynar.
Başvuru sahibinin sektörde ne kadar süre çalıştığı, yaptığı işlerin niteliği, şirket sahipliği veya freelance geçmişi her ülkede ayrı bir değerlendirme kriteridir.
Adayın başvurduğu vize kategorisi ise sürecin en kritik parçasıdır çünkü her vize türü farklı beklentiler içerir:
– Dijital göçmen vizeleri gelir ve mesleki uyum ister, pasif gelir kabul etmez.
– Portekiz D7 pasif gelir ister ve banka teminatına ağırlık verir.
– Portekiz D8 aktif uzaktan gelir ister ve sözleşme uyumu önemlidir.
– Almanya daha sıkı bir iş uyumu ve resmi doğrulama talep eder.
– Aile birleşimi tamamen farklı evrak ve prosedür gerektirir.
Bu nedenle doğru vize kategorisini seçmek başvurunun kabul edilme ihtimalini doğrudan etkiler.
Ana başvuru şartlarının tamamı, tek bir cümlede özetlenebilir: Başvuru sahibinin Avrupa’da yasal, sürdürülebilir ve uyumlu bir yaşam kurabileceğini kanıtlaması gerekir.
AB ülkeleri başvuran kişinin gelirinin kesintisiz olduğunu, mesleki olarak uygun bir pozisyonda çalıştığını ve ülkeye yerleşme planının gerçek olduğunu görmek ister.
Bu yüzden gelir belgeleri, banka dökümleri, iş sözleşmeleri, SGK kayıtları, vergi durumu, mesleki CV, şirket dokümanları ve taşınma planı bir bütün olarak sunulur.
Ana başvuru şartları profesyonel şekilde yönetildiğinde süreç sadeleşir; yanlış yönetildiğinde ise basit bir uyumsuzluk bile doğrudan ret sebebi olabilir.
Örneğin:
– Gelir yeterli ama belgelenmemişse ret
– Tecrübe var ama iş modeliyle uyumlu değilse ret
– Gelir doğru ama banka hareketleri düzensizse ret
– Doğru vize kategorisi seçilmemişse ret
Schengate burada büyük bir rol oynar: başvuru sahibinin iş geçmişi, gelir modeli ve banka düzeni AB standartlarına göre yeniden optimize edilir.
Hangi evrakın hangi sırada ve hangi formatla sunulacağı, hangi belgenin risk oluşturduğu ve hangi evrakın eklenmesinin ret ihtimalini sıfıra indireceği profesyonelce belirlenir.